Uğur Coşkun
Uzay Girişimcisi Olma Yolunda
BİTES
Yerli Yeşil Yeni Üretime Adanmış Sıra dışı Örnekler Serisi, BiTES Savunma’nın kurucusu Uğur Coşkun’un söyleşisiyle devam ediyor. Yapay zekâ, arttırılmış gerçeklik, akıllı otonom sistem yazılımları, derin öğrenme, görüntü ve sinyal işleme teknolojilerinde çalışan BiTES Savunma’nın %51’i Aselsan tarafından satın alındı.
Covid-19 Pandemisinin dünyayı esir aldığı günlerde, Türk Mühendisler tarafından üretilen ve geliştirilen yerli video konferans uygulaması BizBize’yi kamuoyu ile paylaştı. Ulusal ve uluslararası pazarda yüksek potansiyeli olan bu uygulama uzaktan çalışma biçimlerinin çokça tartışıldığı şu günlerde harika bir hediye oldu.
Bu röportajı Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı’nın destekleriyle 23 Ocak 2018 tarihinde gerçekleştirdik. Toplamda 21 kişi ile yaptığımız röportajları tamamlayabilmemiz çok uzun zaman almış olsa da “Yerli Yeşil Yeni Üretime Adanmış Sıra Dışı Örnekler”in hikâyeleriyle tarihe not düşmüş oluyoruz.
00.10 Uğur Coşkun. Bir girişimci. Bir teknoloji üzerine ülkemizde farklı bir şeyler yapmaya çalışan bir üretici, teknoloji üreticisi olmaya çalışan bir şirketin genel müdürü ve kurucusu. Hayatım ve bütün iş yaşantım hep yeni bir şeyler araştırarak, yeni bir teknoloji geliştirerek veya bir şekilde yenilikçi bir şeyler yapmak üzere inovasyon üzerine kurgu olarak geçti.
İş hayatına nasıl başladınız?
00.43 Aslına bakarsanız ben meslek lisesi mezunuyum. Bilgisayar bölümü okudum. Lisedeyken çok fazla kod yazdım ve oyunlar yazdık. Dolayısıyla lise dönemim benim program yazmayla, nalburlara kod yazmayla, işte stok programı yazdım. Arkadaşlarım oynasın diye oyun yazdım. Arkadaşlarımı oynatıyordum, keyif alıyorlardı. Dolayısıyla baktığınızda yazılım bilen, network bilen, sistemcilik bilen, Linux gibi biraz daha düşük. Yüksek programla ve düşük programlarla her ikisiyle de uğraşmış bir kişiydim ben üniversitenin üçüncü sınıfındayken. Ve üçüncü sınıftayken de şirket kurdum. Ve üçüncü sınıfta kurduğum şirket ilk yapmak istediği şeyler Linux ve networking ile ilgili şirket oluşturmak. Ve Linux ve networking ile ilgili yapmaktı. Ama o dönem sistem bunun için uygun değildi ülke bunun, için uygun değildi. Herkesin bildiği web tasarımı, dergi CD’si, reklam filmi gibi daha kolay para kazanılabilecek şeyler yaptım. Ama altımızdaki itici güç yüksek teknoloji ile uğraşmak üzere isteklerimiz devam ediyordu Çok yoğun bir şekilde. İlerleyen zaman diliminde de fırsatlarımız oldu bununla ilgili. İlk fırsatımız Digitürk’ün intertip televizyonculuk uygulamalarıyla oldu. Digitürk’ün intertip televizyon uygulamalarında seksene yakın oyun yazdım. Philips’in dijital kutularını, alıcılarını, dijital TV kanalları ürettik. Ve çok beğenildi. Bütün Türkiye’de herkesin oynadığı oyunlar pozisyonunda iyi bir pozisyonlamamız vardı. Digitürk’ün dijital kutularına kod yazarken Philips’in düşük işlemcili ve düşük kapasiteli diyelim. Düşük kapasiteli kutularına kod yazan iyi nitelikli bir ekibimiz vardı. Bu ekip yaklaşık o dönem 30 kişiydi. Yılda, 2004 yılıydı. O dönem Digitürk finansal bir krize girdi. Bizim bütün yumurtalarımız aynı sepetteydi.
Savunma sektörüne geçişiniz ne zaman gerçekleşti?
03.05 2004 yılında kendimize yeni bir sektör arayışına girdik. 3 boyutlu modellemeciler, oyun yapan adamlar, iyi kod yazan algoritma oyun algoritması yapabilen insanlarla “Türkiye’de ne yapabiliriz? Bu ekiple ne üzerine çalışabiliriz?” diye kafa yorduk. Ve o dönem bir önceki müsteşarımızın Ak parti döneminin ilk müsteşarı olan Murat Bayar’ı başlangıç zamanları. Biz de özel sektöre savunma sanayinin özel sektöre açıldığı ile ilgili haberleri duyduk. Ve burada ilk uygulamalarımızı yapıp kendimizi göstermeye dönük hareket etmeye başladık.
03.58 Başarılı işler yaptık… Dişe dokunur. O dönemin şartlarıyla iyi uygulamalar yaptık. Ve savunma sanayiinde 2005 yılında yaz döneminde Haziran-Temmuz aylarında bir ihaleye katıldık ve ihalede ilk işimizi alarak savunma sanayine girdik. Ve o dönem İstanbul’daydık. Ve o dönem yaklaşık 35-40 kişilik bir ekibimiz vardı. Ve savunma sanayinde güzel bir başlangıç yaptık.
04.35 Savunma sanayi Ankara’da. Ankara’da devamlı hızlı bir ortam var. Müşteri burada işveren kurumlar burada, savunma sanayinin büyük oyuncuları burada. Dolayısıyla toplantılar burada yapılıyor, hayat burada akıyor. Yani savunma sanayinde. Biz 2005 yılında aldığımız ilk iş sonrasında bir sene boyunca gitti geldiğiyle, İstanbul ve Ankara arası devamlı git gel ile işimizi yapmaya çalıştık. Müşteri geri bildirimi çok önemli, yaptığımız işlerde onlardan aldığımız geri dönüşlerin doğru aktarılması önemli. O yüzden bunun sağlıklı olmayacağını düşünerek burada ilk önce ofis açtık. O sene 2006 yılında bir seferde yaklaşık 25 kişilik bir ekip oluşturduk burada. Yani şirketin sayısını bir anda 55-60 kişiye çıkarttık 2006 yılında. Savunma sanayinde aldığımız projeyi komple Ankara’dan yapmaya başladık. Ve çok büyük verim artışına sebep oldu. 2006 yılından sonra buradaki ofis giderek büyümeye başladı. 2008 yılına geldiğimizde ise İstanbul’daki ekip ile Ankara’daki ekip birbirinden ayrıldı. Ankara’daki BİTES Savunma Havacılık ve Uzay Teknolojileri ismini aldı. Ve İstanbul’daki organizasyondan ayrıldık. Ve 2008 yılında bağımsız savunma sanayinde çalışan İstanbul ile bağlantısı olmayan bir hale dönüştük.
BİTES ne kadar yerli?
06.15 BİTES %100 yerli. Milli hissiyatlarla, milli duygularla çalışan arkadaşlarımız. Herhangi bir üçüncü taraf aplikasyon yani dışardan alınmış herhangi bir uygulamayla değil, lisans bağımlılığı olan veya bizi yurt dışı bağımlılığına sevk edecek bir uygulamayla değil. Kendi geliştirdiğimiz altyapılar ve uygulamalarla hareket etmeye çalışıyoruz. Millileşmeye, millileştirmeye çalışıyoruz. Tabii ki önce kullanmanız lazım. Denemeniz lazım. Müşteri ihtiyaçlarını ve uygulamanın ihtiyaçlarını anlıyor olmanız lazım. Yurtdışından bir ürünün replikasını veya benzerini veya daha iyisini yapmanız için ilk önce o uygulamaları kullanmış olmanız gerekiyor. O açıdan baktığınız zaman şanslıyız. Birçok uygulamayı kullandık müşteri ihtiyaçlarına da hâkimiz. Şu anda da Ar-Ge projeleriyle, TÜBİTAK projeleriyle birçok şeyi yerlileştiriyoruz. Dizaynını, mimarisini kendimiz geliştirebiliyoruz. Aslına bakarsanız ülkenin şu anda bulunduğu ortamda milli platformlara ihtiyacımız var. Çünkü çok fazla yurtdışı bağımlılığının getirdiği savaş ortamlarında, ambargolardan kaynaklı kullanım kısıtlamaları oluyor. Vermiyorlar bu seti. Bunların birçoğunu biz geliştirmeye, yurt dışı bağımlılığından uzaklaştırıcı bir ortam yaratmaya çalışan iyi bir nitelikli Ar-Ge ekibimiz var.
BİTES olarak savunma sanayi teknolojisi üretimine ne gibi yenilikler getirdiniz?
07.51 Einstein’ın da söylediği gibi önyargıları kırmak atomu parçalamaktan daha zordur. Sistemin başarılı örneklere ihtiyacı var. Dünya oyuncusu olabilmek için herhangi bir şirketten yani herhangi bir şirketten dünya oyuncusu olabilmek için ilk önce kendi ülkesinde başarılı olması gerekiyor. Ve kendi ülkesinde kazanımları arttırmış veya belli bir seviyeye gelmiş olması gerekiyor. O açıdan bakıldığında Türkiye’de milli yazılım sektörünün gelişmesi Türkiye’nin yaşadığı sıkıntılı süreçlerden sonra daha önemli ve daha kritik olduğundan dolayı, daha hızlı bir aksiyon beklememiz gerektiğini düşünüyorum. Ama şu anda bunu çok göremiyorum ama olacağını ümit ediyorum.
BİTES’in rakiplerinden en büyük farkı nedir?
08.44 Biz kalitemizle ön planda olmaya çalışıyoruz. Şirket ruhuyla ön planda olmaya çalışıyoruz. İyi bir Ar-Ge ekibimiz var. Ve bu Ar-Ge ekibimizle ürettiğimiz ürünleri dünya standartlarında iş yapan ve dünyadaki potansiyel rakiplerimizi iyi takip ediyoruz. Onların bir sonraki adımlarını da anlayıp, onların yapmayı hedefledikleri uygulamaları Ar-Ge projesi olarak öncesinde başlatmaya çalışıyoruz. Ve dolayısıyla dünyadaki oyuncularla eşdeğer pozisyonu geçmeye çalışıyoruz. Şu anda Türkiye’de rekabete girdiğimizde ben şununla rakibim diyebileceğim bir şirket yok. Çünkü ben Türkiye’deki şirketlerin yol haritasını veya Türkiye’deki şirketlerin bir sonraki adımdaki planladıkları şeyleri düşünerek ve yani onları takip ederek hareket etmiyorum. Uluslararası bir şirket olduğumu düşünerek planlarımı yapıyorum.
BİTES ekibi ne kadar tecrübeli?
09.57 Ekibimiz içerisinde geçen ay onuncu senesini dolduran arkadaşlara ödüller verdik. Beşinci senesini dolduran arkadaşlara ödüller verdik. Yaklaşık 10 kişiye yakın bir 10 senesini dolduran arkadaşlarımız var.5 senesini dolduran da yine 10’a yakın arkadaşımız var. Toplamda şu anda 95-100 arası bir nüfusumuz var. Şu anda milli istatistik olarak baktığımızda yıllık personel devri yüzde 2… Sirkülasyonumuz oldukça düşük.
HAVELSAN ve diğer firmalar ile iş birliğiniz ne gibi avantajlar sağlıyor?
10.40 BİTES savunma sanayinden ASELSAN, HAVELSAN, TAİ gibi büyük şirketleri projeler gerçekleştiriyor. Dünyadaki lider firmalardan bir tanesi olan Siemens de hızlı tren simülasyon uygulaması geliştirdi. Şu anda Orta Doğu’dan aldığımız bir işimiz var. Yine büyük oyuncularla, iki büyük oyuncuyla daha şu an görüşmelerimiz var. Büyük dünya oyuncusuyla beraber projeler yapmaya çalışıyoruz. Yurt içinde kazandığımız artı değerleri aynı zamanda yurtdışında da arttırarak devam ettirmeye çalışıyoruz. Ve bir dünya oyuncusu olmaya çalışıyoruz dememdeki sebeplerden bir tanesi kurumsal şirketin kurumsal altyapısını tamamlamış olması lazım. Bir KOBİ küçük ölçekli şirketten biraz daha organize daha büyük oyunları kurgulayabilen bir hale geçmeye çalışıyoruz. Bu açıdan şu anda teklif hazırlama, teklif yönetimi, satın alma, insan kaynakları, finans yönetimi, alım uzmanları, iş geliştirme, yurtdışı iş geliştirme, yurtiçi iş geliştirme ve idari yönetim kadroları bizim şirketimize oluşmuş durumdadır. Artık kemikleşmiş bir yapımız vardır. Ancak yurtdışıyla uluslararası veya yurt içindeki büyük firmalarla çalışma ancak böyle kurumsal yapılarla rahat ve kolay olabiliyor.
BİTES’in yakın gelecek vizyonu nedir?
12.07 Şu anda herkesin konuştuğu Endüstri 4.0 ilgili çok çalışmalarımız var. Arttırılmış gerçeklik konusunda şirketimiz yaklaşık 2012 yılından beri çalışıyor. Arttırılmış gerçeklik ve yapay zekâ şu andaki ana aksımız sivil projelerde çalışmak için. Sivil projelerde çalışmak için de farklı olmaya çalışıyoruz. Farklılaşmaya çalışıyoruz yani sistemden. Endüstri 4.0’da üretimin hızlı hale dönüştürülmesi arttırılmış gerçeklik gözlükleriyle kişilerin veya işçilerin daha kontrollü, daha organize ve daha kolay bir iş yapma profiline sahip olmalarını sağlamak gibi konularda çalışıyoruz. Bununla birlikte IOT ile alınan bilgilerin yani Internet of Things ile veya sensörler ile alınan bilgilerin aktarıldıktan sonra oluşan ‘big data’nın hızlı bir şekilde Process edilip Predictive Maintenance yani öngörülebilir bakım tahminleme, hatayı veya arızayı daha önceden tahmin edip önceden bir önlem alabilme gibi konularda Endüstri 4.0 kapsamında büyük sanayi kurumlarımızın ihtiyaç duyacağı teknolojileri üretmeye çalışıyoruz şu anda.
Genç girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?
13.22 Öncelikle bir girişimcinin bilmesi gereken şey Türkiye’nin zor bir yer olduğu. Türkiye’den iş yapmanın zor olduğu ve uluslararası düşünmediği sürece bir yere gidemeyeceğini, biliyor olması lazım. Türkiye’de teknolojiyle, yüksek teknolojiyle uğraşıp da zengin olmuş bir örneğimiz yok. Baktığımızda bir Türk gencinin dünya oyuncuları içerisinde yer alması ve teknolojiyi üreten ülkelerin içerisindeki markaların içine girebilmesi için. Evet, fonlara ihtiyaç var. Fonların güvenine ihtiyaç var. Bizim ona güveniyor olmamıza ihtiyaç var. Onun azmini ve yapabileceği potansiyeline güveniyor olmamız gerekiyor. Güveniyor ve doğru anlıyor olmamız için de doğru mentorlara ihtiyaç var. Onları ölçebilecek, onların o gözlerindeki ışığı anlayabilecek, onu doğru puanlayabilecek, ondan çıkabilecek o potansiyeli doğru algılayabilecek yapılar, fonlar, mentorlar bu bütünleşik bir sistem, parayı vermenizle bitmiyor. Doğru kanalize olması ve doğru yönetilmesi gereken bir konu onlara yolları üzerinde karşılaşabilecekleri sorunları, aşamaları veya izlemeleri gereken yolları gösterecek yol ustalarına, masterlara, mentorlara ihtiyaç var. Türkiye’deki en büyük eksik de bence bu.
En büyük hayaliniz nedir?
15.25 Benim de idollerim var. Bunlardan bir tanesi işte Elon Musk. Uzaya gidiyor; Mars’a gideceğini, marstaki kolonilerinin kurulacağını söylüyor. Tesla denen bir araç üretti, insansız olarak büyük mesafeleri gidebilen araçlar üretti. Otonom araçlar. Yüksek teknolojiyle ilgili çalışıyor. Ben de uzayı hayal ediyorum. İlerde uzay konusunda teknolojilerin Türkiye için çok büyük bir ihtiyaç olacağını ve Türkiye’deki bir uzay KOBİ’si olmaya çalışıyorum. Şu anda öyle bir hedefim var dolayısıyla hayalimdeki şey ilerleyen süreçte yapabileceğimiz en büyük robotik şeylerin de uzayda daha aktif olacağını düşünüyorum. İleriye dönük vizyonum bir uzay teknoloji şirketi olmak olarak özetleyebilirim. En büyük hedefim o.
16.35 Yerli Yeşil Yeni… Bu çalışma sonrasında üretilen hem yazılı dokümanların hem üretilen videoların bu konuda çalışacak ve fikir oluşturacak veya bununla ilgili ilerleyen zamanda hedeflerini revize edecek olan insanlar için kaynak olmasının çok faydalı olacağını düşünüyorum. Yerli Yeşil Yeni çalışmasıyla kaydedilen videoyla üretilen bütün kaynakların erişilebilir olması ve bunların insanlara ilham vermesi ilerleyen süreçte itici bir güç olması çok kıymetli. Bu çalışmanın daha da genişleyerek devam etmesi ve bilgi birikiminin ve kültürün içerde oluşmuş olan hikâyelerin tüm Türkiye’yle paylaşılmasının çok değerli olduğunu düşünüyorum.
Yerli Yeşil Yeni
Bir gelecek hayaliyle
İletişim
Merkez Ofis
AFYON
E: afyon@yerliyesilyeni.org